Editörden

Değerli Okurlarımız,

Bu sayımızda, bir süre önce üzerine çalışmaktan keyif aldığım konulardan birisi hakkında sizi bilgilendirmek istedim. Davranışsal bilim ve psikoloji üzerinde araştırma yapan, Amerikalı yazar Buster Benson’un hazırladığı Bilişsel Önyargı Kodeksi (Cognitive Bias Codex) ülkemizde de yeniden erişime açılan Wikipedia üzerinden yayınlandı. Bilimsel literatürde yer edinmiş 200’ün üzerinde davranış biçimimizin ve ön yargımızın listelendiği bu içeriğin üzerinde çalıştım ve onu dilimize çevirdim.

Önyargılarımızı ve davranış kalıplarımızı incelediğimde, bunlardan bazılarının, iş hayatımızda da bizi tuzağa düşürebileceğini gördüm. Bunlardan dikkatimi çeken bazılarını sizlerle paylaşmak istiyorum.

Günlük iş tempomuzun içinde çok sayıda toplantıya girip çıkıyoruz. Liste üzerinde, ‘Sıradaki Kişi Etkisi’ şeklinde tanımlanan bir davranış kalıbı mevcut. Bu tanıma göre insanlar, toplantı ortamlarında sırayla söz alıp konuşacaklarsa, kendisinden bir önce söz alan kişinin söylediklerini pürdikkat dinlememe eğiliminde oluyor. Aktif dinlemenin önemi bu noktada artıyor.

Listeden gördüğüm ve dikkatimi çeken bir başka örnek, Occam’ın Usturası diye isimlendirilen önyargı. Problem çözerken, en kolay yolun büyük ihtimalle doğru yol olduğunu düşünmeye neden olan bu önyargı nedeniyle, bazen sıkıntılı görünen bir durumu çözüme kavuşturmaya çalışırken kestirmeden gitme eğiliminde oluyoruz.

Bu tip davranış kalıpları IKEA ve Starbucks gibi küreselleşmiş markaların pazarlama stratejilerini belirliyor. Örneğin bu listede literatüre girmiş olan IKEA etkisi şeklinde tanımlanan bir değer yargısı var. Hepimiz kendi ellerimizle monte ettiğimiz mobilyanın, bize, o mobilyanın objektif değerinden daha değerli geldiği, daha güzel göründüğü anları biliriz. Araştırmacılar, emek ve enerji harcayarak başardığımız şeylerin bizim için daha değerli olduğunu tespit etmiş. Yani IKEA, mobilyaları monte edemediğinden değil, pazarlama stratejisi gereği bu yolu seçiyor.

Görsele şöyle bir bakınca, “Neyi hatırlamalıyız?”, “Eksik anlam”, “Çok fazla bilgi” ve “Hızlıca önlem alınmalı” şeklinde dört ana başlık altında toplandığını görüyoruz. İlgili görselin İngilizce orijinali için Wikipedia’yı ziyaret edebilirsiniz. Türkçeleştirilmiş hali ise aşağıda mevcut.

Davranış kalıplarımız ve önyargılarımız rasyonel olmayan kararlar almamıza sebep olabiliyor. Üstelik bu kalıplar, hem iş hem sosyal hayatımızı etkiliyor. Bilişsel Önyargı Kodeksi’ne şöyle bir baktığımızda bile, hep iç içe olduğumuz ama farkında olmadığımız birçok engelin ne kadar da yaygın olduğunu göreceksiniz. Detaylıca inceleyecek olanların farkındalıklarına katkıda bulunacağından eminim.

Yaşamınızın her alanında sürdürülebilir ve objektif kararlar vermenizi temenni eder, bir sonraki bültene kadar esenlikler dilerim.

İlker Erdinç Elinç